Akdeniz Belediye Meclisi’nde Mülkiye Baş Müfettişi Ahmet Görücü’nün Akdeniz Belediyesi’nde gerçekleştirmiş olduğu denetim ve müfettiş raporu konuşuldu. Raporda eksikliklerin olduğunu belirten meclis üyelerine M. Mustafa Gültak, “Sanki o dosyada bir şey varmış gibi konuşuyorsunuz. O tamamen bir algı. Algı yapmaya çalışıyorsunuz. Bunları kimse tutmaz. Teftiş kurulu gelmeden önce müfettiş gelmedi diyordunuz, müfettiş geldi adamcağız tüm belediyelerde olabilecek olan eksiklikleri söyledi. Ben satılarına kadar okudum merak etmeyin” dedi.
Haber – Gülsen Kaya
Akdeniz Belediyesi Meclisi’nin 3. Dönem, 8. Toplantı, 1. Birleşim, 1. Oturumu Akdeniz Belediyesi Hizmet Binası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Çeşitli gündem maddelerinin konuşulduğu mecliste, Mülkiye Baş Müfettişi Ahmet Görücü’nin 14.6.2021 tarihli teftiş raporu da konuşuldu. Meclis üyeleri, müfettişin yazmış olduğu eksiklikler ve tavsiyeleri konularında söz hakkı aldı. CHP Meclis Üyesi Muhittin Ertaş, konuyla ilgili Mülkiye Baş Müfettişi Ahmet Görücü’ye 14.6.2021 tarihli teftiş raporu için hem meclis adına hem Akdeniz Belediyesi adına teşekkür ettiklerini belirterek, “Teftişe başlama tarihi 24 Mayıs 2021 bitim tarihi 14.6.2021. Dönem 5.8.2017, 14.6.2021 arası. Teftiş dönemi, genel işler ve yürütme olarak 21 günlük bir çalışma yapmış sayın müfettişimiz gerçekten 130’a yakın da tespitleri var. O tespitlerin her biri çok değerli. Hem idari anlamda hem de bazı tasarruflar adına bazı yanlışlıkları ortaya koymuş. Bu yanlışlıkların birçoğu idaremizi de uyarıcı nitelikte. İdaremizde birçok yanlışlıklar ve eksiklikleri kabullenen durumda. Bunların zaman içerisinde düzeleceğine ilişkin ifadeleri de var” şeklinde konuştu.
ERTAŞ: “GÜVEN DENETİME ENGEL OLMAMALI”
Ertaş, 130’a yakın tespitlerin içerisinde, eleştirel nitelikte olan bazı maddeleri mecliste paylaşarak, “İhtisas Komisyon Raporlarının belediye web sitesinde yayınlanmadığı raporu var. İdaremizin de bunların zamanla yapılacağını söylüyor. Önemli bir konu ve ihmal edilmiş olması doğru değil. Belediye meclisince belediye personellerinin performans ölçütlerinin belirlenilmediği maddesi var. Bu da kabul edilmiş ve düzeltileceği söylenilmiş. Bu da nüfusu 300 bini aşmış bütçesi 250 milyon TL’yi aşmış Türkiye’nin en güzel yeri Akdeniz Belediyesi’nin personel performans ölçütlerinin belirlenmemiş olması bir eksikliktir. Belediye başkanımızın ilgili birimleri teftiş ve ziyaretlerinin kayıt altına alınmadığı sorulmuş, söz uçar ama yazı kalır. Her ziyaretinizin ilgili personele uyarıcı nitelikte olması ve takip edilmesi açısından kayıt altına alınmasının bizce de uygun olacağını düşünüyoruz. Güven denetime engel olmamalı. Sözleşmeli personel sayısının göreve geldiğinizde 17 olduğunun ve şimdi 35’e çıktığı görülmekte. 18 sözleşmeli personel alındığı görüşmekte. Bende kamuoyundaki bir iddiayı mecliste paylaşmak istiyorum. Sözleşmeli personel kadrolarına daha ziyade torpilli şahısların işe alındığı iddiası var. Bunların da isimlerini kamuoyu merak etmekte. Raporun bir bölümünde terör mağduru ve şehit yakınlarının işe alınmadığı görülüyor. Bu işe alınmama da kabul edilmiştir. Kendimizle çelişiyoruz. Burada meclis huzurunda her toplantıda şehit yakınlarını methiyeler düzen arkadaşımızın da bu maddeyi görmesini istiyorum. Maalesef şehit yakını ve gazi yakını istihdamında sorunlarımız var. Ayrıca muhtaç çocukların da işe alınmadığı görülmekte. Mesela çocuk esirgeme kurumlarından, sosyal kurumlardan bilgi alarak personel çalıştırılabilir” diye konuştu.
“MERKEZİ İDAREYE BAĞLI RESMİ KURULUŞLARIN İŞGAL ETTİĞİ ALANLAR VAR”
Birim müdürlerinin, birimler arası atmalarının mecliste bilgi verilmediği konusuna değinen Ertaş, “Yeni müdür atadığınızda bilgi veriyorsunuz fakat aynı müdürün bir başka birime gittiği takdirde de meclisimiz bilgilendirilmesi gerekiyor. Çünkü bir müdürün ne zaman nereye atandığı konusunda sonradan bilgi sahibi oluyoruz. İkramiye verilen personel konusu da çok ilginçtir, 2019-2021 yıllarında personel ikramiyesi verilmemiş. 2021 yılında iki personele ikramiye verilmiş. Açıkçası bu iki personel kimler, ikramiyeyi nasıl haketmiştir bilmek isteriz. Bir de izahı takip işlemlerinde tahsilat oranı düşüklüğü konusuna sayın müfettişimiz dokunmuş. Bu tahsilat oranı düşüklüğünü bir tek dosyadan ötürü meydana geldiğini aslında büyük bir icrai tahkibat dosyası olduğunu bundan tahsilat yapılamadığı için de oranın düşkü kaldığını söylüyor. Yaklaşık 500 küsur bin liralık icrai tahkibat dosyası varmış. Bu dosyanın kime ait olduğunu merak ediyoruz. Hatırladığım kadarıyla 2 bin 200 dönüme yakın bir alana sahip belediyemiz gayrimenkul konusunda. Bildiğim kadarıyla da binlerce gayrimenkulümüz var. Bunlar arasında dikkatimizi çeken bir konu da var. Merkezi idareye bağlı resmi kuruluşların işgal ettiği alanlar var. Parklar, demiryolları, okullar, ibadet yerleri var. Bunlar tarafından ya okul yapılmış ya cami yapılmış ya da devlet Demiryolları bir şekilde işgal altına almış. Bunlar daha çok sosyal donatım alanı olarak ayrılmış alanlardır maalesef işgal edilmiştir. Bu resmî kurumlar madem buraları okul, cami alanları olacaksa Milli Emlak yoluyla satın alsınlar. Bu paralar da bizim şu an ki borçlarımıza, SSK borçlarımıza mahsup edilebilir diye düşünüyoruz. Yani onların resmi kurum olması o alanları işgal etme anlamına gelebileceğini düşünüyoruz. Zaten belediyemiz yeterince borç batağında. Kamu borcumuz var. Bunları bu şekilde çözebiliriz diye düşünüyoruz.
“RAKAMSAL HATALAR YAPILDIĞI GÖRÜLÜYOR”
Müfettiş raporunda geçen doğrudan temin konusuna da değinen Ertaş, “Yaklaşık 3 yıla yakın bir dönemi teftiş etmiş. 3 yıla yakın bir dönemde 3 bin 200 küsur doğrudan temin tespit var. Bu da 30 milyon küsur bir paraya tekabül ediyor. Aya vurulsak ayda 100 tane doğrudan temin yapıldığı görülüyor. Bu doğrudan temin kalemlerinin birçoğunun aynı malzemeler aynı alımlar olduğunu bunların bilinmeyen bir sebeple parçalanarak doğrudan temin yöntemiyle alınabilmesi için bu yolun takip edildiği iddia edilmektedir. Bence de madem aynı malzemeyi alıyoruz, bunları daha iyi bir planlama yaparak açık ihale yöntemiyle alırsak hem belediyemiz kazançlı çıkar hem daha doğru bir alışveriş olur. Birçok satın alım dosyalarında onay belgelerinde satın alınacak malın yeterli ödeneğinin olmadığı tespit ediliyor. Mesela bu da rakamsal hatalar yapıldığı görülüyor. Ödeneğe mesela 5 koyuyorsun ihaleye çıkıyorsun 6 oluyor. Ama maalesef devlet ihale kanununda amil hükmü ödeneği olmayan alışveriş için de ihaleye çıkılamaz diye kesin bir hüküm var. Eksik kalmış olması bile ödeneğinin olmadığı diye görüyor. Ve ihale kabulü derken ihaleye giren şahıslar bir tek imzasının alındığı görülüyor. Birçoğunda o görülmüş. İsminin ve adresinin olmadığı yazılıyor. Halbuki ihale konusunda gerçekten belediyenin en çok dikkat etmesi gerekilen konu. Sonuç olarak sayın baş müfettişimizin yapmış olduğu çalışma bizim için çok değerli olmuştur. Umarım sizin için de uyarıcı olmuştur. Bundan sonra burada yazılan hataların tekrarlanmaması dileğiyle önümüzdeki süreçte belediye çalışmalarında başarılar diliyoruz” şeklinde konuştu.
TANRIVERDİ: “DİLERİZ KENT KONSEYİ İLE MECLİSİMİZ ARASI İLİŞKİLER DAHA DA GÜÇLENİR”
HDP Meclis Üyesi Ali Tanrıverdi ise, meclisi yakından ilgilendiren ve kendilerinde zaman zaman ortaya koyduğu bazı tavsiyelere değinmek istediklerini belirterek, “Bir bölümde diyor ki vergi ve harçlarda bölgeler arası farklılığın dikkate alınması gerekir. Bu Akdeniz bölgesi için çok önemli bir husus. Çünkü bölgeleri arasında çok büyük dengesizlikler var. Bu dengesizliğin giderilmesi açısından bunu dikkate almak gerekiyor. Biraz evvel gündeme getirmiştir Kent Konseyinin aktif olmadığı maddesi var. Bu aktifliği gündem maddesinde de konuşmuştuk. Aktifliğe aslında belediye ile olan ilişiklerinden kaynaklanırdı. Bugüne kadar kent konseyi meclis dışında birtakım çalışmalar yapmış olabilir. Ancak bu meclisle bütünleşmediği sürece aktif olarak görülmüyor. Dileriz kent konseyi ile meclisimiz arası ilişkiler daha da güçlenir. Yine çok önemli olan bir konu, engelliler merkezinin kurulması, kadın ve çocuk için koruma merkezleri bu konuda çalışmalar var ama. Bu çalışma burada da eksiklik olarak görülmüş. Ve hızlı bir şekilde bu eksiliğinin giderilmesi gerektiğine inanıyoruz. Memur kadrolarında eksiklik nedeniyle memurların yapması gerektiği işlerin, işçiler tarafından yapıldığına yönelik bir eleştiri var. Yani memurluk bir uzmanlık alanı. Ve bu alanın geçişi bir işçinin yetkinlik alanı yeterli olmayan kişiler tarafından bu işlerin yapılmaya çalışılması elbette eksiklik meydana getiriyor. Bunun mutlaka düzeltilmesi gerektiğine inanıyoruz. Sözleşmeli personelin kendi sözleşmesi dışındaki işlerde çalıştırılmaması, yani örneğim şoför olarak işe girmişse, bunun dışında başka işlerde çalıştırılmaması gibi bir tavsiyesi var. Bu da belediyede görülmüş ki müfettiş böyle bir ibare koymuş. Zaten sizlerinde orada görülen eksiklikleriyle ilgili yazılarınız var. Bir bölümünde telafi edildiği görülüyor. İyi oldu, eksikliklerimiz gördük. Biz de üzerimize düşenler konusunda çaba harcayacağız” ifadelerini kullandı.
GÜLTAK: “BU BELEDİYENİN HESABINI 2,5 YIL SONRA BEN VERECEĞİM”
Gültak ise meclis üyelerinin, müfettiş raporundaki eksikliklere ve tavsiyelere gelen eleştiriler hakkında konuşmak üzere söz hakkı aldı. İlk olarak CHP Meclis Üyesi Muhittin Ertaş’ın Akdeniz Belediyesi’nde sadece iki personele ikramiye verildiği iddiasına cevap veren Gültak, “İki personel konusunda vali beyin teklifi vardı o yüzden ikramiye verilmiş. Sözleşmeli personel konusu da idarenin elinde. Ben istediğim kişiyle çalışırım çalışmam buna torpil diyemezsiniz. İstersem oğlumu kızımı, senin yeğenini de çalıştırırım. Önemli olan sözleşmeliden ne alıyorsun. Adamın bir lisans diploması var. İlgili alandan mezun olmuş bir inşaat mühendisi, psikolog, sosyolog. Lisansı varsa elinde istediğimi çalıştırırım. Bu belediyenin hesabını 2,5 yıl sonra ben vereceğim” dedi.
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI YETKİSİ OLMADIĞI HALDE SEBAHAT HANIM’I GÖREVDEN ALDI”
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in 3 bine yakın insan çıkararak, 3 bine yakın insanı da işe aldığını ve buna performans düşüklüğü dediğini sözlerine ekleyen Gültak, “Kafamıza göre işçi çıkartmıyoruz. İstediğimizi alırız. Bunun kuralları var. Kadroyu devlet vermiş, diplomayı getirdiği zaman kişi, ben çalıştırırım siz kafanızı yormayın. Daha geçenlerde iki gün önce atanmış bir daire başkanını, Mersin’de çok sevilen Sebahat hanımı, Büyükşehir Belediye Başkanı yetkisi olmaması halde görevden aldı. Böyle bir yetkisi yok belediye başkanının. Biz atanmışlarla devam ediyoruz. Kimseyi görevden de almıyoruz. Ve çok sevilen dürüstlüğü ile ön plana çıkmış bir kadın. Hala açıklama bekliyoruz konuyla ilgili. Kimle nasıl çalıştığımızı çok iyi biliyoruz. Sizin için de üzülüyorum. Herhalde meclisin ortamında etkilenip öyle bir iddiada bulundunuz ki. Sanki o dosyada bir şey varmış gibi. O tamamen bir algı. Algı yapmaya çalışıyorsunuz. Bunları kimse tutmaz. Teftiş kurulu gelmeden önce müfettiş gelmedi diyordunuz, müfettiş geldi adamcağız tüm belediyelerde olabilecek olan eksiklikleri söyledi. Ben satılarına kadar okudum merak etmeyin. İlk bana geldi, müfettiş bana yolladı ilk olarak. Ve bunların cevaplarını oluşturdum. Şunu görüyorum. İhalelerimizle ilgili bir şüphe var mı? Yok. Sabahtan beri söylüyorsunuz. Şunu söyle yapsanız daha iyi olurdu diye. Dikkatli olacağız zaten” diye konuştu.
“İSTEDİĞİNİZ GİBİ ALGI YARATIN, BURADAN SİZE EKMEK ÇIKMAZ”
Doğrudan teminin de bir ihale türü olduğunu belirten Gültak, “Öyle bir anlatıyorsunuz ki. Onun da bir kuralları var. Müfettiş diyor ki doğrudan teminleri daha dikkatli harcayın. Yanlış bir şey görseydi savcılığa suç duyurusunda bulunurdu. HDP ve CHP’nin döneminde izin alınmadan yüzde 130, yüzde 200 doğrudan temin sınırı aşılmış. Biz aşarken bile üst kuruldan izin alıyoruz. Demek ki şeffaf bir şekilde ihale yöntemleriyle ne devlet ne kamu zarara uğratılmamış. Önemli olan bu. İstediğiniz gibi algı yaratın. Buradan size ekmek çıkmaz. Gidin o zaman Büyükşehir’in doğrudan teminlerine bakın. Partiniz üye olduğu belediyelere bakın bende onları size söylerim. Ne olacak o zaman? Ben kimseyi zan altında bırakmam. Dolaysıyla eğer ki baş müfettiş kamuyu zarara uğratacak bir şey bulsaydı savcılığı giderdi. Beni de açığa alma yetkili bir müfettişti. Veya bir iki müdürümü açığa alabilirdi. Adam iyi niyetli, gördüğü tavsiyeleri yazdı. Ama gemileri falan yakmayın. Buradan bir şey çıkmaz” şeklinde konuşarak tepkisini gösterdi.
