Kısa süreli bir iş hayatında dünyanın birçok noktasına ihracat gerçekleştiren Hasan Yıldırım, Yılbor Boru’yu ve başarı hikayesini gazetemize anlattı. Yıldırım, “Sektörümüz hiçbir zaman yok olmayacak bir sektördür. Bugün altyapı ve üst yapıya dönük birçok alanda plastik boru kullanılmaktadır. Burada en önemli husus üreticinin sizden memnun kalacağı, teknolojik altyapısı yüksek ürünleri pazara sürmek. Biz de Yılbor Boru olarak AR-GE ekibimiz ile bu hususların üzerine titizlikle eğiliyoruz” dedi.
Haber – Barış Köksal
Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi Denetim Kurulu Üyesi Hasan Yıldırım, Yılbor Boru ve başarı hikayesini gazetemize anlattı. İş hayatına nasıl başladığına dair konuşan Yıldırım, Adıyaman’ın Gerger ilçesinde doğup, ilköğrenimini çocukluk yıllarında taşındığı Mersin’in Tarsus ilçesinde tamamladı. İş hayatında ailesinden ve özelliklede abisinden çok destek gördüğünü söyleyen Yıldırım, “Biz tam manasıyla bir aile şirketiyiz. Özellikle abim Mehmet Yıldırım gemimizin kaptanıdır. Ondan öğrendiğimiz çok şeyler oldu. Tüm kardeşler çalışmayı çok seviyoruz ve bunun faydalarını sahada görüyoruz. Çalışmadan hiçbir başarı elde edilmiyor. Çok çalışmak gerekiyor. Biz ailecek çok çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Dört Mevsim Şirketler Grubu girişimci, 6 kardeşin sanayicilik hayalinin gerçeğe dönüşmüş halidir” ifadelerini kullandı.
“ŞİRKETLERİMİZDE YAKLAŞIK BİN 500 KİŞİYİ İSTİHDAM EDİYORUZ”
Babasını küçük yaşlarda kaybettiğini ve ağabeyi Mehmet Yıldırım ile önce yüncü sonra minifatura dükkanı açarak ticaret hayatına giriş yaptığını belirten Yıldırım, “1989 yılına kadar bu alanda faaliyet gösterdikten sonra, 1995 yılında PERON tekstil mağazasını açtık. 2000 yılına gelindiğinde Gaziantep ilinde PERON tekstil şubelerini açarak bu alandaki çalışmalarımıza hız kazandırdık. 2008 yılı içerisinde yeni bir yatırım odağı olarak, 200 kişinin istihdam edildiği Yılbor Plastik Boru Fabrikasını, Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi içerisinde faaliyete açtık. Yılbor Plastik Boru markası kısa sürede ihracatçı pozisyonuna geçerek, sektörde yurtdışı pazarında ciddi bir pay sahibi oldu. Cashmere Mevsim İnşaat, Peron Tekstil, Dört Mevsim Şirketler Grubu, Yılbor Plastik Boru, Yıl Enerji ve Gayrimenkul Şirketleri’nin kurucu ortaklığını yaptım ve halen şirketlerimizde yaklaşık bin 500 kişiyi istihdam ediyoruz” şeklinde konuştu.
“2019 YILINDA İHRACAT PAYIMIZ YÜZDE 60”
Şirketinin mevcut yatırımları ve gelecek hedefleri hakkında genel bir bilgi veren Yıldırım, “Yılbor Boru, Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi içerisinde 2008 yılında faaliyete geçti. Toplam 150 çalışanımızla, firmamız 65 bin m2’lik alanda faaliyet göstermektedir. 2018 yılına baktığımızda ihracat satışları, toplam satışlarda yüzde 40’lık bir paya sahipken, 2019 yılında bu pay yüzde 60 civarına ulaşmıştır. Yıllık 60 bin ton üretim kapasitesine sahip olan firmamız; inşaat sektörüne yönelik ürünlerin üretimini gerçekleştirmektedir. Firmamızda inşaat sektörüne yönelik alt ve üst yapı gurubunda yer alan tüm ürünler giriş kontrolden başlayarak sevkiyata kadar tüm aşamalar EN ürün standartları ve ISO 9000 standartları göz önünde bulundurularak akredite laboratuvar gözetiminde faaliyetler gerçekleşmektedir. Üst yapı grubunda PVC Atık Su Boru & Ek Parçaları, PPRC ve Kompozit Boru & Ek Parçaları üretimi gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte, alt yapı grubunda yer alanPE100 ve PVC Temiz Su Borusu imalatı gerçekleştirmektedir” diye ifade etti.
YILBOR, KABINA SIĞMAYAN BİR ÜRETİM TESİSİ HALİNE GELDİ
Yılbor Boru şirketinin yeterince büyüdüğünü ve şu an bulunulan alanda kabına sığmayan bir üretim tesisi haline geldiğini belirten Yıldırım, “Tesisimize ek üretim alanları oluşturabilmek adına çalışmalarımız devam ediyor. Mersin’deki yeni sanayi alanlarında daha geniş alanlarda üretim yapmak üzere yeni yatırımlarımız olacak. 2019 sonunda, 2020 satış bütçemizi oluştururken önümüze 2020 ve 2021 hedeflerimiz için yeni yatırım kararları aldık. Buna göre, için tarımsal sulama alanında, gerek yurt içi gerekse yurt dışı pazarları için damlama sulama borusu üretimine başladık. Bunun yanında Mobil Sistem PERT-PEx üretimi için de planlarımızı yaptık. Bu yatırımlarımıza ek olarak, Üst yapı ürün grubunda (Atık Su-PPRC vs) mevcut üretim kapasitemizi artıracak revizyonlar, PVC Boru ve ek parçalarında reçete stabilizasyonu gibi çalışmalarımız devam etmektedir. Hedefimiz 2023’te, 50 ülkeye ihracat yapmak ve yurt içi pazarında 81 ilde bayii ağı oluşumunu tamamlamak” ifadeleri ekledi.
“BÖLGENİN EN GELİŞMİŞ LABORATUVARINDAN BİRİNİ KURMUŞTUR”
Yılbor Boru sektörünün geleceği ve genel olarak sektöre kattıkları katma değeri anlatan Yıldırım, “Üretim kapasitesinin artırılmasına yönelik makine - ekipman yatırımlarının yanı sıra 2009’da üretim kalitesinin artırılması ile AR-GE çalışmalarının yoğunlaştırılması amacıyla, bölgenin en gelişmiş laboratuvarından birini kurmuştur. Fabrika bünyesinde kurulan laboratuvar 2015 yılında Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından akredite edilerek saygınlık ve geçerliliği arttırılmıştır. Her yıl ek cihazlar almayı sürdüren firmamız böylece Ar-Ge altyapısında da gerekli iyileşmeyi sağlamayı hedeflemektedir. AR-GE ve inovasyon günümüzde rekabetin vazgeçilmez unsurlarından biri haline gelmiştir ve bu bağlamda firmamız AR-GE Merkezini Mart 2019’da 30 personel ile aktif hale getirmiştir. Kalitenin güvence altına alınması, kalite-kontrol sürecinin etkin bir biçimde işlemesi, firmamıza proje kültürü kazandırmak amacı ile AR-GE çalışmaları firmamızın her alanında aralıksız sürdürülmektedir. En son teknoloji ile üretim yapan firmamız, ülke ekonomisine destek sunmakta, gerçekleştirdiği AR-GE çalışmaları sonucunda bölgeye katma değeri yüksek ürünler kazandırmaktadır. 10. Kalkınma Planı’nda da artırılması öngörülen özel sektör Ar-Ge yatırımlarına katkı sağlamaktadır” dedi.
“SEKTÖRÜMÜZ HİÇBİR ZAMAN YOK OLMAYACAK BİR SEKTÖRDÜR”
Sektörlerinin hiçbir zaman yok olmayacak bir sektör olduğunu, altyapı ve yapıya dönük birçok alanda plastik boru ürettiklerinin altını çizen Yıldırım, “Firmamızın mevcut tüm AR-GE faaliyetleri, bölgesel-ulusal ve uluslararası rekabet ve yenilik amacında olup, bölge ekonomisinin ulusal/uluslararası pazarlarda rekabet gücünün yükseltilmesine doğrudan hizmet etmektedir. Bu açıdan sektörün hem ülke içinde hem de küresel piyasalarda rekabet gücünü artırabilmesi için katma değeri yüksek nihai ürünleri üretmesi ve AR-GE inovasyona yönelmesi büyük önem taşımaktadır. AR-GE Merkezinin açılması ve aktif bir biçimde çalışması ile birlikte; firmamızın üretim kalitesi, verimliliği, ürün çeşitliliği, nitelikli insan kaynağı ve know-how konusundaki gelişimi, rekabet gücümüzün, ciromuzun, ihracat kapasitemizin artışını sağlamaktadır. Sektörümüz ise hiçbir zaman yok olmayacak bir sektördür. Bugün altyapı ve üst yapıya dönük birçok alanda plastik boru kullanılmaktadır. Burada en önemli husus üreticinin sizden memnun kalacağı, teknolojik altyapısı yüksek ürünleri pazara sürmek. Biz de Yılbor Boru olarak AR-GE ekibimiz ile bu hususların üzerine titizlikle eğiliyoruz” şeklinde konuştu.
“GENÇLER, İŞ NE OLURSA OLSUN ÇOK ÇALIŞACAKLAR”
İş hayatına yeni başlayacak olan gençlere de, iş hayatının birinci kuralı olarak çok çalışmaları gerektiğini belirten Yıldırım, “Çok çalışacaklar. Birinci kural bu. İş ne olursa olsun çok çalışacaklar. Ve iyi takip edecek, iyi izleyecekler. Gençler teknolojiyi yakından takip ediyorlar. Teknolojik üstünlüğü olan bir kuşak yetişiyor. Bunu çalışma azmi ile birleştirdikleri taktirde başarıya daha çabuk ulaşacaklardır. Özellikle şu an üniversiteye devam eden ya da üniversiteyi yeni bitirmiş arkadaşlarımız mutlaka işe en alttan başlayarak yollarını çizmeli. Yaptıkları işin sadece kendilerini ilgilendiren bölümlerini bilirlerse iyi bir personel olurlar, fakat yaptıkları işin tüm kademelerini en iyi şekilde öğrenirlerse o zaman vazgeçilmez bir personel olurlar. Eğer bir işletmenin vazgeçilmezi olmak istiyorlarsa hem kendilerini geliştirmeli, hem de bir işte hata olduğu zaman nasıl düzeleceğini bilmeleri gerekmekte” ifadelerini kullandı.
“MERSİN, BAMBAŞKA BİR GÖRÜNÜME, VİZYONA SAHİP OLACAK”
Son olarak Mersin sanayisine dikkat çeken ve burada çok ciddi bir atılım içerisinde olduklarının altını çizen Yıldırım, “Başta Gaziantep olmak üzere limanı olmayan illerden, kentimize çok ciddi bir talep gözlemleniyor. Mersin’in bu hızlı yükselişine topyekun ayak uydurmamız lazım. Sivil toplum örgütleri ile, odaları ile, OSB’leri ile, kamu kurum ve kuruluşları ile Mersin iş birliği içerisinde olmalı. Hala yapımı devam eden birçok projemiz bulunuyor. Bunların tamamlanması ile birlikte Mersin bambaşka bir görünüme, bambaşka bir vizyona sahip olacak. İşte o zaman hedeflere seri bir şekilde gidebilmek için de birlik ve beraberliğe hiç ihtiyaç duymadığımız kadar çok ihtiyaç duyacağız. Mersin sanayisinin bir Kayseri, Konya, Gaziantep ya da İzmit sanayisi ile yarışabilmesi için kentin de önünün açılması gerekmekte. Mersin’i çok seviyorum ve Mersin’in geleceğinin çok güzel olacağına büyük inanç duyuyorum” diyerek konuşmalarını sonlandırdı.
