MEÜ, üniversite-sanayi iş birliği alanında bir ilke imza atıyor

MEÜ, üniversite-sanayi iş birliği alanında bir ilke imza atıyor cukurovagazetesi.com

Mersin Üniversitesi (MEÜ), üniversite-sanayi iş birliğini geliştirmek adına önemli adımlara imza atıyor. Dış İlişkiler ve Projeler Koordinatörü Öğr. Gör. Mesut Salih Uzman, üniversite ile sanayi iş birliği çalışmalarını geliştirmek amacıyla Mersin Ticaret ve Sanayi Odası iş birliğiyle ‘İş Yaşamına Geçiş Dersleri Projesi’ geliştirdiklerini söyleyerek “Bu proje Türkiye’de hiç yapılmamış bir uygulama. Üniversitemizdeki bölümlerde firmaların adıyla ya da markasıyla ders açacağız. Firmaya bu payeyi vererek bu anlamda üniversiteyle sanayi sektörünün de yakınlığını arttırmayı hedefliyoruz” dedi.


Haber – Vecdi Yenigül

Mersin Üniversitesi, son 6-7 yıl içerisinde başta turizm olmak üzere birçok sosyal projede ödüller alıp Mersin’i ön plana çıkararak, yaptığı önemli projelerle isminden söz ettirmeyi başardı. Bu projelere Türkiye’de bir ilke imza atacak yeni bir proje eklendi. Mersin Üniversitesi’nde akademisyen olan aynı zamanda üniversitenin Dış İlişkiler ve Projeler Koordinatörlüğü görevini de yürüten Öğr. Gör. Mesut Salih Uzman, gazetemize verdiği röportajda, Mersin Üniversitesi’nin, geçtiğimiz yıllarda üniversiteye yeni gelen öğrencilere yönelik ‘üniversite yaşamına giriş’ adına bir proje yürüttüğünü ancak bu kez bunlardan farklı ve Türkiye’de bir ilke imza atacak yeni bir projeye adım attıklarını belirterek, “Geçtiğimiz yıllarda üniversitemize yeni gelen öğrencilerin üniversiteye entegrasyonu anlamında eğitim programları uygulandı. Akran öğrenci gibi uygulamalar gerçekleşti. Biz şimdi bunu başka bir boyuta geçiriyoruz, İş Yaşamına Geçiş. Üniversite öğrencilerinin özellikle 3. ve 4. sınıflarda yaşadığı en büyük sorun, istihdam kaygısı. Biz bu boyut da göz önüne alındığında, üniversite ve sanayi iş birliğinin Türkiye de daha çok gelişmesine ihtiyaç duyulduğunu görmekteyiz. Biz bu noktada da geliştirdiğimiz ‘İş Yaşamına Geçiş Dersleri Projesi’ ile öğrencilerimizi sektörler ve kurumlar ile yakınlaştırmayı hedefliyoruz. Proje ile, öğrencilerimizin eğitimleri süresince edinmiş oldukları teorik bilgilerin yanında iş insanlarıyla etkileşim içerisinde olarak deneyimlerinden faydalanmaları ve çalışma hayatına adaptasyonlarının kolaylaştırılması, öğrencilerimizin kariyer planlarına destek sunularak üniversite-sanayi iş birliğinin geliştirilmesini sağlayacağız’’ ifadelerini kullandı.

 “EN BÜYÜK HEDEFİMİZ SANAYİCİLERİMİZ İLE BİRLİKTE ORTAK ÇALIŞMALAR YAPMAK”

Mersin Üniversitesi olarak, en büyük hedeflerinin sanayi ile birlikte ortak çalışmalar yapmak olduğunu söyleyen Uzman, “Üniversite-sanayi iş birliğinin maalesef Türkiye’ de de istenilen noktaya gelmediği sonucu ile karşı karşıyayız. Mersin Üniversitesi, Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Çamsarı’nın göreve başladığı 2014 yılından bu yana ilimizde üniversite ve sanayi iş birliğini geliştirme çabası içinde. İlk olarak, 2014 yılında üniversitemizde üniversite-sanayi iş birliğini geliştirme modeli olan Mersin Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’ni kurduk ve yaklaşık 4 yıl TÜBİTAK’tan destek aldık. Bu ofis vasıtası ile, Mersin’de faaliyet gösteren birçok sanayi kuruluşu ile ortak proje çalışması için görüşmeler yaptık. Teknoloji Transfer Ofisi çalışanlarımız 500’e yakın firmaya ar-ge proje çalışmaları kapsamında iş birliği için ziyaretlerde bulundu. Bu firmalar ile TÜBİTAK destekli proje iş birliği çalışmalarımızı istişare ettik. Ama maalesef geçen süre zarfında hedeflediğimiz sayıda sanayicimiz üniversitemize proje geliştirmek için başvurdu diyemeyiz” diye ekledi.

“SANAYİ İLE ÜNİVERSİTE DAHA YAKIN OLMALI”

Avrupa’da sanayiciler proje fikrini üniversiteyle paylaştığında bundan önemli destekler alabildiğini, Türkiye’de ise bunun istenilen düzeyde gerçekleşmediğini ifade eden Uzman, “Üniversite- sanayi iş birliğinin gelişmesi sanayi ile üniversitenin yakınlaşması ile olabilecektir. Biz devlet üniversitesi olarak eğitim faaliyetlerimizin yanında akademik birikimimiz ile sanayicilerimizin isteklerine de destek sunmak için varız. Bu desteğin artması ancak üniversite ile sanayicilerimizin birbirlerini daha yakın tanımaları ile gerçekleşebilecektir. İşte biz de hayata geçirdiğimiz ‘İş Yaşamına Geçiş Dersleri Projesi’ ile bu yakınlığın gelişebileceğini düşünmekteyiz’’ ifadelerini kullandı.

“BU PROJE TÜRKİYE’DE BİR İLK”

‘İş Yaşamına Geçiş Dersleri Projesi’nin Türkiye’de hiç yapılmamış bir uygulama olduğunu ve başarılı olduğu takdirde ulusal çapta model olabileceğini söyleyen Uzman, “Biz uzun süredir üniversite ile sanayi arasındaki yakınlığı nasıl geliştiririz sorusuna odaklandık. Biliyorsunuz insanlar arasındaki yakınlık bile tarafların birbirini tanıması ile gelişebiliyor. Bu yakınlaşma sosyal ve iş hayatında yeni iş birliklerini doğuruyor. İşte biz de üniversite-sanayi iş birliğinde bu yakınlaşmayı nasıl geliştiririz diye düşünürken aklımıza gelen bu proje fikrinde temel odak noktamız üniversitemizdeki bölümlerde firmaların adıyla ya da markasıyla ders açma üzerine gelişti. Türkiye’de hali hazırda uygulaması olmayan bu proje fikrinden yola çıkarak öncelikle tabi olduğumuz mevzuatı inceledik. Sonrasında bu proje fikrimizi ilişki içerisinde olduğumuz birkaç kurumsal firma yöneticisi ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası yönetimi ile istişare ettik. Fikir aşamasında bile bu taraflardan projemiz ile ilgili çok olumlu geri dönüşler aldık. Bu sonuçlar doğrultusunda Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Çamsarı’nın da önemli destekleri ile tabi olduğumuz mevzuat çerçevesinde İş Yaşamına Girişi Dersleri Yönergesi’ni hazırlayarak üniversitemiz senatosundan onay geçirdik. Projenin hayata geçirilmesine olan sağlayacak üniversite-firma/kurum arasında imzalanacak taslak protokolü hazırladık. Mevcut durumda projemizin uygulaması için hazırız. Projemiz ile artık firmalarımız veya kurumlarımız üniversitemizin bölümlerindeki dersler adlarına kendi isimlerini veya markalarını ekleyebilecek. Bu bence firmalar ve kurumlar için çok önemli bir paye diye düşünüyorum. Uygulama esnasında söz konusu derslerin belirli müfredatları firma veya kurumdaki uzmanlar tarafından öğrencilere aktarılacak. Bu öğrencilerimiz için çok önemli bir kazanç olacaktır. Tabi beklediğimiz en önemli kazanç ise; firmalar ile üniversitemiz arasında bu süreçte oluşan yakınlaşmanın üniversite- sanayi iş birliğine pozitif yansımasıdır’’ diye konuştu.

“PROJEMİZDE SORUMLULUĞU FİRMALARA DA VERDİK”

Uzman, projeye katılım sağlayan firmalarla bir protokol yapılacağını ve yapılan protokol çerçevesinde firma ismi eklenen derse, CEO’su, genel müdürü ya da mühendisleri gibi üst düzey çalışanlarının bizzat derslere gireceğini ve böylelikle öğrencilerimiz ile sektörü bir araya getireceklerini belirterek, “Sektör temsilcileriyle öğrencilerin buluşmasını sağlıyoruz. Bir protokol olacak ve bu protokol çerçevesinde firmanın adını taşıyan bir ders olacak. Firmanın ismi veya markasını dersin ismine ekleyerek sorumluluğu biraz firmalara vermiş oluyoruz. Bu uygulamada firma artık öğrencilere karşı ders yürütme sorumluluğuna sahip olacak’’ diye ekledi.

“DERSİN 7 HAFTASINI SEKTÖR TEMSİLCİSİ VERECEK”

Ders ismine firmanın veya kurumun isminin eklenmesini bir sponsorluk anlamında gelmemesini vurgulayan Uzman, “Biz bu proje ile firma ve kurumlara esasında çok önemli bir paye veriyoruz. Onlarda uzman çalışanları ile derslerin en az 3 en fazla 7 haftasına katılarak öğrencilerimize ders verecek. Bu öğrencilerimiz için gerçekten çok önemli bir kazanç olacak. Firmalar ve kurumlar bu süreçte öğrencilerimizi tanıyacak, ilerleyen süreçte öğrencilerimizin staj, iş ve hatta burs imkanlarına erişimlerine destek olacak. Öğrencilerimizin transkriptlerinde ilgili dersler firma veya kurum ismi ile geçecek. Bu da öğrencilerimizin iş yaşamına geçiş sürecinde önemli bir referans olacaktır’’ şeklinde konuştu.

 “ÜNİVERSİTE SANAYİ ARASINDA İLİŞKİ SAĞLAMLAŞACAK”

Proje konusunda çok heyecanlı olduklarını belirten Uzman, “Proje uzun vadede firma ve kurumlar ile üniversite arasındaki iletişimi geliştirecek bu da üniversite- sanayi iş birliğinde yeni adımların atılmasına ve yeni projelerin geliştirilebilmesine olanak ağlayacaktır. Böylelikle hedeflediğimiz üniversite ile sanayi arasındaki ilişki sağlamlaşacak” dedi.  

“TÜRKİYE’DEKİ ÖNEMLİ BİR FİRMAYLA İKİ DERS AÇIYORUZ”

Proje kapsamında ilk olumlu sonucu almaya çok yakın olduklarını ifade eden Uzman, “İnşallah Eczacılık Fakültemiz projenin ilk uygulamasını gerçekleştirecek. Türkiye’nin en büyük ilaç firmalarından biri olan Abdi İbrahim firması ile proje kapsamındaki protokollün son aşamasına geldik. 2021-2022 Güz Yarıyılında Eczacılık Fakültesi’nde ‘’Abdi İbrahim ARGE ve İnavasyondaki Eğilimler ve İlaç Keşfi’ ve ‘Abdi İbrahim Temel Yönetim Becerileri’ isimleri ile iki ders açıyoruz. Yukarıda da aktardığım üzere bu iki dersin en az 4 haftasına bu firmanın üst düzey uzmanları katılacak ’’ ifadelerini kullandı.

“UYGULAMA MODELİNİ YAYGINLAŞTIRMAK HEDEFİNDEYİZ”

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ile beraber bu projeyi geliştirme gayreti içinde olduklarını söyleyen Uzman, “Hem yerelde hem de ulusala nasıl taşıyabiliriz diye düşünüyoruz. Sonbaharda proje ile ilgili Ticaret ve Sanayi Odamız ile birlikte büyük bir tanıtım organizasyonu yapmayı planlıyoruz. Güz yarıyılında Eczacılık Fakültemizin ilk uygulama sonuçları doğrultusunda benzer örnekleri üniversitemizin tüm fakülte ve yüksekokullarında yaygınlaştırma hedefindeyiz. Umuyoruz çok başarılı sonuçlar ile karşılaşacağız. Biz bu projeyi ulusala taşıma gayreti içerindeyiz, Türkiye’de ilk defa uygulanacak projemizi örnek başarılı bir model olarak Sanayi Bakanlığı ve YÖK’e taşımak bizi çok mutlu edecektir. Sanayi Bakanlığımız ve YÖK bu uygulamayı tüm Türkiye’de yaygınlaştırsın isteriz” diyerek konuşmalarını sonlandırdı.