Haber- Barış Köksal
Bir zamanlar büyük bir öneme ve değere sahip olan bıçak bileme ve ustaları bugün unutulduklarını söylüyor. Yetişecek yeni elemanların olmaması ve fabrikalarda seri olarak üretilen bıçaklar, bileme ustası Özkabalık’ı düşündürüyor olsa da vatandaşların pahalı ev gereçlerini almamasından dolayı tamircilere daha fazla uğradıklarına dikkat çekiyor. Özkabalak, konuyla ilgili, “Bıçak bileme, çaydanlık tamiri ve diğer tamirlere artık geri dönüşler var. Yani vatandaş artık yeni bir ürün almak yerine evde bir köşede kalmış, tamir olmayı bekleyen bu eşyaları tamir ettirmeye geliyor” diye konuştu. Mersin Silifke Caddesi üzerinde uzun yıllardır bıçak bileme işi yapan Özkabalak, mesleğine başlama hikayesine kısaca değinerek, “Daha önce bıçak imalatı üzerine çalışıyordum. İmalat işini bıraktıktan sonra çaydanlık, tencere, bıçak tamiratı gibi işlemler yaparak mesleğimi devam ettiriyorum. Oldukça mütevazi bir işi 35 senedir yapıyorum ve ekmeğimi bundan kazanıyorum. Unutulmuş değerini yitirmiş bir meslek ve tamamen el emeği göz nuru ile yaptığımız bir mesleği icra ediyoruz. Bıçak bileme ve tamiratını sürekli yaptım ama kaynak gerektirecek, parlatma gerektirecek çaydanlık ve tencere gibi ürünlerin tamiratını tamamen hobi olarak yaptım. Görerek, bir yapbozun parçalarını bir araya getirerek öğrendim. İmalat işini uzun bir süre yaptıktan sonra kendi ellerimle bu işi yapmaya devam ettim çünkü imalat işi bir süre sonra beni zorlamaya başlamıştı. Kaynak ve tamirat işi daha kolay ve pratik olunca bu mesleğe yöneldim” dedi.
“SİSTEMDEN KAYNAKLI BU MESLEĞİ YAPACAK KİMSE YOK “
Bileme, parlatma ve kaynak gibi ev gereçlerinin tamirinin fabrikalarda üretilen ürünlerden dolayı önemini kaybettiğini ve vatandaşın hazır ürünlere alıştığını dile getirerek, “Bıçak imalatını yapmak oldukça zor bir iştir ve ben bu işi yıllarca yaptım. Ancak şu an sadece eskimiş, keskinliğini yitirmiş olan bıçakları bileme işini yapıyorum. Yıllar geçtikçe bu işin hassasiyeti önemli hale geliyor yani gözlerinizin ve ellerinizin sağlam tutması gerekiyor. Bu yüzden bıçak imal etmek ve bilemek de bir süre sonra tehlikeli hale gelebiliyor. Dikkat gerektiren bir iş ve burada evde günlük olarak kullanılan; tencere, tava, çaydanlık, cezve, bıçak gibi ürünlerin kaynağı, tamiri ve bilemesini yapmış oluyorum. Bıçak bileme tamiratı veya diğer ürünlerin artık pek yapılmıyor olmasının nedeni makineleşme, sanayileşme ve hazır ürünlerden kaynaklıdır. Bu işi yapacak eleman da yetişmiyor. Burada kullandığımız makineler zaten işimizi görüyor ve bir çırağa ihtiyacımız olmuyor. El emeği gerektiren bu zanaatı bizden sonra yapabilecek yeni bir kuşak yok çünkü ihtiyaç kalmadı. Sistem buna zorluyor ve ben de böyle düşünüyorum” diye konuştu.
“GÖZLERİM KAPALI BIÇAK BİLEME YAPABİLİRİM”
Yarım asra yakındır yaptığı mesleğiyle ilgili ince detaylara da yer veren Özkabalak, “Bulaşık makinesine giren bıçak artık kullanılmaz hale geliyor. Bıçağın sap kısmı bulaşık makinesine girince şişer ve ağacın özü kalmıyor bu da bıçağı işlevsiz hale getiriyor. Şu an yaptığım bıçak bileme el alışkanlığım sayesinde nerdeyse gözü kapalı yapacağım bir iş haline geliyor. Buraya gelen müşterilerimizin yaşadığı sorunlar genel olarak aynı oluyor. Ya da bıçak bileme ya da çaydanlık tamiri. Mesleğimle ilgili bilgi verecek olursak, bıçak bileme için önce taşta aşındırma yapılır ve bu sayede incelir bıçak ardından keçeleme ile taşın izleri silinir ve bıçak ağzındaki çapağı çürütür ve son işlemde bileme ile bıçak daha hazır ve evde, işyerlerinde kullanılmaya hazır olur. Çaydanlık bize gün içinde en çok tamiri yapılmak için getirilen eşyalardan biri. Kulpu kırılan, yerinde çıkan çaydanlık için etrafı temizlenir ve temizlenir ardından bir damla kaynak ile tutturulur ve son yapılacak kaynakla çaydanlığın kırılan kulpu yerine sabitlenir. Tamamen rutin olan işlemler sırası ile yapılır. Çaydanlık ve benzeri eşyaların temizlemesi işi de makinede temizlenir makkap denilen ucuna aparat takılan makine sayesinde temizleme dönerek tamamlanmış oluyor” ifadelerini kullandı.
“LOKANTALAR KAPALI OLUNCA BİZ DE OLUMSUZ ETKİLENDİK”
Pandeminin mesleğini olumsuz etkilediğini, bir süre önce aldığı yeni bıçakların fiyatlarında ciddi bir artış yaşandığını savunan Özkabalak, “Yaptığımız iş son dört yıldır pek iyiye gitmiyor. Ekonomik sorunlardan dolayı bizim işlerimiz de olumsuz etkilendi. Dört sene önce aldığım bıçağın fiyatı bugün yüzde yüz artışla bize gelmiş oluyor. Ben sadece tamir yapmıyorum yeni bıçaklar da satıyorum ancak ürünlerin bize gelişi fiyatı da çok arttı. Kar oranımız geriledi. 45 liraya aldığımız bıçağı 60 liraya satıyoruz ama ikinci kez yine alacağımız bıçak bize sadece 10 lira kazandırıyor. Bir ay içinde 10 liradan alacağımız kar bir ayda bize 300 lira olarak dönüyor. Bu dükkanının kirası var, vergisi var, diğer giderleri var nasıl yetecek bu para. Son zamanlarda bıçak bileme işinde bile sorunlar var. Pandemi her sektörü etkilediği gibi bizi de etkiledi. Kasaplardan, lokantalardan bize bileme için gelen bıçaklar pandemi nedeniyle azaldı. Bu işletmelerin kapalı olması ya da kısıtlamaya maruz kalması bizim işimize olumsuz yansıdı. Bu tip sorunlar her sektörü etkilediği gibi bizleri de etkiledi. Hafta sonu günleri de kapalıyız bu da büyük bir eksiklik bizim için. Burası bu olumsuzluğu borç ederek kurtarmaya çalışıyor aksi halde işimizi yapamaz hale gelirdik” diye konuştu.
“VATANDAŞ ESNAF YERİNE AVM’LERİ TERCİH EDİYOR”
Vatandaşların ekonomik sorunlardan kaynaklı tamircilere daha fazla uğramaya başladığına dikkat çeken bileme ustası Özkabalak, “Bıçak bileme, çaydanlık tamiri ve diğer tamirlere artık geri dönüşler var. Yani vatandaş artık yeni bir ürün almak yerine evde bir köşede kalmış, tamir olmayı bekleyen bu eşyaları tamir ettirmeye geliyor. Şöyle bir gerçek oluştu, ekonomik etkenler vatandaşı bizlere yöneltmeye başladı. Artık bu ürünleri alıp kullanayım sonra da atayım gibi bir söylem kalmadı, o lüks bitti artık. Bizleri, işlerimizi olumsuz etkileyen en büyük faktör market zincirleri ve AVM’ler oldu. Buralarda aradığınız her şey var, beyaz eşya da var, çaydanlık da var. Bizim işlerimizi de elimizden aldılar. AVM’den yapılan alışveriş nedeniyle bizlerden alınacak ürünlere vatandaş, hazır büyük alışveriş yerindeyim buradan alayım düşüncesine girmiş oluyor. Bu zincir marketlerde ürünler daha pahalı olur. Bizlerde daha uygun olur. Totalde fazla olunca bizden değil küçük esnaf yerine vatandaş AVM’leri tercih ediyor ancak son zamanlarda bizlere de mecburen dönüşler başladı. Bizlerin işi ve diğer esnafların işlerinin daha iyi olması için AVM’ler kapanmalıdır” şeklinde konuştu
ÇETİN USTA’DAN MÜŞTERİLERE
Röportajımız üzerine Çetin Özkabalak’ın işlettiği dükkana gelen bir müşteri elinde tuttuğu bir künyeyi tamir ettirmek istedi ancak Özkabalak, bu küçük künyeyi tamir ettirecek kadar gözlerinin görmediğini ve ellerinin de hassasiyet gerektiren bu işlem için yetersiz olduğunu ifade etti. Yine bir başka müşteri ise manikür pedikür ürününü keskinleştirmek istemesi üzerine Çetin Özkabalak, bu kadar küçük ürünleri yapmanın zor olduğunu dile getirerek elindeki çaydanlığı tamir ettirmeye devam etti.